Sungurlu’nun İdari ve Beşeri Yapısı
- İdari Durumu
15. Yüzyılın sonlarına doğru Kara Hisar-ı Demürlü ile Budaközü ayrı birer kaza olduğu, Kara Hisar-ı Demürlü Çorum Sancağına, Budaközü’de merkezi Kırşehir ve Yozgat’ta bulunan Bozok Sancağına bağlı olduğu bilgileri aktarılmıştır.
16. Yüzyıla ait İcmal Defterinde Kara Hisar-ı Demürlü ile Budaközü Çorumlu Livasına bağlı birer kaza olarak belirtilmiş, bu dönemlere ait Mufassal Defterinde Kara Hisar-ı Demürlü’ye bağlı, Kara Hisar-ı Demürlü adıyla bir nahiyenin yer aldığı ve bu nahiyenin bağlı üç köyü ile bir kalesi bulunduğu kayıt edilmiştir.
Bu dönemde Kara Hisar-ı Demürlü(Sungurlu) ve komşuları; Doğu sınırlarını, Çorumlu Livası ve buna bağlı Emlak Divanı (Çorum, Sungurlu arası Budakören ile Babaoğlu Köyü civarında) oluşturur.
16. Yüzyılın ilk çeyreğinde Doğu Sınırları Çorum Livasına bağlı olan Kara Hisar-ı Demürlü’nün, Güneydoğu sınırları Sivas ve Tokat Livalarına bağlı olup, bu bağlamda Hüseyin Abad (Alaca) ilçesine bağlı Keşlik, Çelebibağı, Kalecikkaya, Cihanşehri ve günümüzde Yozgar İdari sınırları içerisinde bulunan Yassıhöyük Köyleri Sivas ve Tokat İl Sınırları içerisinde yer almıştır.
Kara Hisar-ı Demürlü kazasının güney sınırları, Hüseyinhacı Kavşut Köprüsünden başlayarak Dertli, Kertme, Demirşeyh ve Hacılarhanı istikameti oluşturduğu sanılır ve bu istikamette büyük bir ticaret yolu olduğu anlaşılır. Buna kaynak olarakta Kavşut Köprüsü ile Hacılarhanı Köyü mevkiinde bulunan tarihi yol gösterilebilir.
Kuzey sınırlarında Hüseyinhacı (Kızılırmak), Bayat ve İskilip ilçelerine bağlı köylerin bir kısmı, Uğurludağ ilçesine bağlı köylerin tamamı yer alır.
Budaközü Kazası, Kara Hisar-ı Demürlü’nün güney sınırlarını oluşturan yoldan başlayarak Güneykışla, Çadırhöyük, Sapakol, Kalınsaz, Derbentovacığı, Sarıçiçek, daha güneyde Sarıbaba, Yassıhöyük, güneyde Poyraz, Topaç güneybatıda, Kavak köylerini içerisine alır. Güneye doğru bu uzantı bazı yıllarda daha ileri gittiği Çiçekdağı ve Kalecik Keskin’ini içerisine aldığı görülür.
Batı sınırlarını, Çankırı Livasına idari sahasında yer alan Kalecik Kazası oluşturur. Bu sınır, Delice ırmağı boyunca takip eder ve bu ırmağın Kızılırmak’a karıştığı yere kadar sürer.
1644 yılında Sivas Eyaleti, Bozok Sancağına bağlı, Budaközü’nün kaza, Sunguroğlu’nun da kasaba olduğu belirtilmiş, bir başka kaynakta 1708 yılında ilçe statüsünde bulunduğu kayıt edilmiştir.
Budaközü Kazası 1852 yılında Ankara Vilayeti, Bozok Sancağına bağlı olduğu bilgileri aktarılmıştır. 1856 yılında ise Salmanlı Nahiyesinin buradan alınıp, Bozok’a dahil edildiği belirtilmiştir. 1863 yılında bu bağlılığın devam ettiği belirtilmiş, 1866 yılında da belediye statüsü almış ve 1902-1904 yılında Çorum iline bağlanmıştır.- Milletvekilleri
Şakir Baran-1890, Ali İhsan Vural-1911, Kemal Terzioğlu-1911, Hilmi İncesulu-1917, Hasan Latif Sarıyüce-1929, Vahit Kayrıcı-1999 ve Nejdet Evliyagil Ankara Milletvekili olarak parlamentoda görev almışlardır. - Belediye Başkanları
Belediye statüsünü 1866 yılında alan Sungurlu’da, Ermeni uyruklu Onasis Efendiyi ilk Belediye Başkanı olarak seçmiş ve onu takiben; Kedicioğlu Efendi, Gani Efendi(Damatzade), Osman Bey, Arif Efendizade, Dr. Burhan Bey, Mehmed Bölükbaşı, Ali Ayan, Bekir Bey(1913), Sadullah Bey(1915), H. Osman Baykal, Bahattin Uslu(1927-1938), Şahin Dölarslan, İsmet Emrali(1942-1950), Haydar Emrali(1950-1954), Ali Tütüncü (1955-1959), Mehmet Hazinedar (1959), Hasan Ertan, Şeyda Baykanlı, Fazlı Güldüz, Yılmaz Egun, İhsan Dede, İhsan Emralioğlu(1963-1968 ve 1977-1980), Kemal Dede (1968-1973, H. Nuri Anar (1973-1976), Mehmet Özden, M. Yılmaz Akyol (1980-1984), Ziya Yücel (1984-1989), İlhan Sarualtun (1989-1994), Fevzi Örslü (1994-1999 ve 1999-2004), Ahmet Karacif (2004-2009), Selahattin Uzunkaya (2009-2014), Abdulkadir Şahiner(2014-2022) Belediye Başkanı olarak seçilmişlerdir.
- Milletvekilleri
- Yapılan Bazı Yatırımlar
1923’lü yıllarda ilçenin imarı için devlet tarafından 25.423 lira ödenek verilmiş, bu para ile dört kulübeli büyük bir park, bir elektrik santrali, bir şehitler anıtı, bir sinema binası, bir bahçe, beş adet çeşme, bir kahvehane, iki ‘asri helâ’ yapılmış, belediye binası ve kaldırımlar yenilenmiş, ayrıca belediyeye lüzumlu birkaç arsanın istimlakı yapılmıştır.
1933 yılında 1306 hane bulunan İlçe Belediye’sinin bütçesi 18.114 lira olduğu belirtilirken, soşe ve parke döşeli yol bulunmadığı, sadece 5 km kaldırımın mevcut olduğu kaydedilmiştir. 3 su kaynağından 10 km uzaklıktan künk ile 24 saatte 200 metreküp su temin eden tesisat ile şehir içerisinde 6 km künk, dört km boru hattı ile iki çeşme ve dört havuz, 4 km uzunluğunda umumi ana lağım vardı.
Sungurlu-Deli arasında 1935-1937 yılında Kemallı, Derekışla Sarıkaya, Bağcılı, Akçakoyun köprüleri yapılarak mevcut yol yenilenmiş, bu yolla 30’u aşkın köprü ve müfrez yapılmıştır.
1935-1936 yılları arasında İsmetpaşa Mahallesi 10.000, Kavşut Köyü 2.000, Demirşeyh 2.500, Alembeyli Köyü 2.000 lira olmak üzere toplam 16.500 lira harcama yapılmıştır.
Devlete ait tahıl ambarı, Mayıs ayında kurulan ve bir hafta devam eden panayır, 300 kadar dükkan ve işyeri olduğu belirtilmektedir.
1945 yılında şehrin imar planı yapılmış olup, bunun için İmar ve İskan Bakanlığından 70.000 lira yarım alınmıştır. 1955 yılında 1.500 tonluk içme suyu deposu yapılarak şehre su getirilmiştir. 1957 yılında kanalizasyon inşaatı başlatışmış, 1963-1973 arasında belediye İller Bankası’ndan orta ve uzun vadeli borçlar almış, bu kaynakta Sungurlu’nun imarı için harcanmıştır. 1968-1969 trafik fonundan 75.000 lira otopark yapımı için yardım alınmıştır. - Geçim Kaynakları
Sungurlu yöresinin başlıca geçim kaynağını tarım ve hayvancılık oluştururken, mevsimlik tarım ve inşaat işçiliği de önemli bir yer tutmuştur.
1962 yılı itibariyle 128 köyü bulunan ilçeye bağlı köylerin tamamında tarım ve hayvancılık yapıldığı, bunun yanında 55 köyde el sanatları, 9 köyde maden (tuzlalar dahil), 69 köyde ziraat sanatları, 26 köyde avcılık önemli bir yer oluşturduğu belirtilmiştir.
Bunların yanı sıra arıcılık, dokuma ve örmecilik, soğuk demircilik, ahşap işçiliği, hasırcılık, kalaycılık, bekçilik, çobanlık, kendi içerisinde mevsimlik tarım işçiliği yapıldığı kayda alınmıştır.
Tarımda pamuk önemli bir yer tutar, ova köylerin tamamına yakınında yetiştirilirdi. 1936 yılında Ziraat Bankası aracılığı ile Sungurlu yöresinde 51 ekiciye kaliteli pamuk tohumu verilmiş ve bu tohumların 1680 dekar sahaya ekiminin yapılmış olduğu kaynaklarda belirtilmiştir.- Üzüm Bağcılığı
Buğdaydan sonra yörenin önemli geçim kaynağını oluşturan üzüm bağcılığı ilçe genelinde 32.817 dönüm arazi üzerinde yapılmaktaydı. Bu bağların kenar kıyılarında çeşitli bit, dal ve meyveden oluşan ağaçlar bulunur ve bu ağaçlar dönüm başına yüzlerce sayıya ulaşırdı. 1970’li yıllardan sonra adı bilinemeyen ve tedavisi yapılamayan bir hastalıkla bağlar kurumuş asırlardan beri süregelen üzüm bağcılığı maalesef yok olmuştur. - Sulama
Sungurlu ilesine bağlı 128 köyün 65’inin arazisinde 95.720 dönüm arazi sulanırken, 63 köyün 39.031 dönüm arazisinde sulama yapılamamaktadır. - Koşu ve Ticaret Hayvanı
Söz konusu yıllarda yapılan araştırmalarda, Sungurlu’ya bağlı köylerde 11.325 hane, 16.600 çiftçi ailesi ve bu ailelerde 8.646 koşu öküzü, 1.011 koşu mandası, 9.470 eşek, 1.385 katır, 1.914 at, 11.905 inek, 962 manda ineği (kömüş), 82.392 koyun, 52.170 keçi, 102.660 kümes hayvanı ve 3.746 arı kovanı tespit edilmiştir. - Mevsimlik İşçilik
- Üzüm Bağcılığı
- Köyleri
Sungurlu’ya bağlı köyler asırlar ve yıllara göre önemli ölçüde değişiklik göstermiştir. Örneğin 1520’li tarihlerde 200 civarında karye ve mezra, 1895 yılında 171, 1940 yılında 95, 1945 yılında 87, 1960 yılında 110, 1962 yılında 128, 1965 yılında 107, 1970 yılında 115, 1975 yılında 116, 1985 yılında 114, 1990 yılında 102 ve 2000 yılında 101 köy, 6 mezra olarak kayıtlarda yer almıştır. - Beldeleri
Arifegazili, Demirşeyh, Kaledere, Kavşut, Yörüklü ve Tuğlu adıyla bilinen 6 belde teşkilatı mevcuttu. - Nüfus
Sungurlu, Orta Karadeniz ile Orta Kızılırmak bölümleri arasında bulunmaktadır.
Çorum merkez ilçeden sonra ikinci büyük ilçedir. İç Anadolu Bölgesi’nden Karadeniz Bölgesi’ne geçişi sağlayan bir koridor üzerinde yer alır. Karadeniz Bölgesi dağlarının alçalıp yön değiştirdiği bir alandan, İç Anadolu platolarına geçilen bir alanda kurulmuştur.
Nüfus durumu, 1960’lı yıllara kadar şehir ve köylere göre dengeli bir biçimde artarken, bu tarihten sonra şehir nüfusu belirgin bir vaziyette artış, köylerde de düşüş olduğu görülmektedir. Köyden şehre göçlerin başladığı kabul edilen bu yıllardan itibaren yoğun bir şekilde göçler yaşanmıştır.
Köyden şehre gerçekleşen göçler, başta Ankara, İstanbul, Kırıkkale ve Sungurlu olmak üzere yurdun çeşitli yerlerine yapıldığı görülmektedir. Göçlere ana neden olarak işsizlik ve daha iyi iş iken, yardımcı nedende rekabet, özenti ve daha hafif çalışma ortamı hazırlama olduğunu söylemek mümkündür.
Ankara’ya göç etmiş insanlar genellikle kamuda çalışırken, İstanbul’a göç etmiş insanlar çorap sektöründe çalıştıkları, Sungurlu’ya göç etmiş insanlar ise köydeki işlerini sürdürdükleri görülmektedir. Diğer şehirlere göç etmiş yöre insanı genellikle, kamusal ve bedensel işlerde görev aldıkları çoğunluğunu oluşturmaktadır.
Kaynakça: Sungurlu Kitabı – İsmail Uçakçı